Akın Ülkü Sevinç | Time Kocaeli Dergisi Köşe Yazısı | Eylül 2019



İzmit’te Turist Olmak İçin 10’larca Neden

Yazıma "Yaşadığınız kentte turist oldunuz mu hiç?" sorusuyla başlamak istiyorum. Bazılarınızdan soruma şu cevapları duyar gibiyim, “İzmit’te gezilecek, görülecek, turist olunabilecek yer mi var? Saat kulesi ve iki üç camiden başka ne var ki bu kentte?”. 10 yılı aşkın süredir yurtiçinde ve yurtdışında yerli, yabancı birçok insana anlatmaya, tanıtmaya çalıştığım, altında binlerce yıllık tarihin yattığı ama sanayi kenti olarak bilinen İzmit kentinde sayısı 500’ü geçen tescilli taşınmaz kültür varlığı bulunmaktadır.

Nikomedia(İzmit) Roma İmparatorluğu’nun en parlak döneminde imparatorluk başkentliği yapmıştır. Dünyadaki ilk inanç hoşgörüsü fermanları Nicomedia’dan yayınlanmış ve dünya tarihinin önemli dönüm noktalarından biri olmuştur. 300’lü yıllarda inşa edilen Nicomedia antik tiyatrosu bugün İzmit’in en güzel yamacında günışığına çıkarılmayı beklemektedir. Bu tiyatro ortaya çıktığında İzmit’te turizm patlaması yaşanacaktır. İzmit Orhan Camii Türkiye’deki kılıçla Cuma namazı hutbesi okunan birkaç fetih camisinden birisidir. Ayakta kalmayı başarıp günümüze kadar ulaşan, Mustafa Kemal Atatürk’ün yeni kurulacak Türk devletinin yönetim şeklinin cumhuriyet ve başkentinin Ankara olacağını ilk kez açıkladığı yer olan Kasr-ı Hümayun(Saray) Türkiye’de İstanbul dışında bulunan tek saraydır. Mimar Sinan’ın 600 yıl önce yaptığı Pertev Paşa Camii tüm heybetiyle kenti selamlamaktadır. Bugün İzmit'te olması gereken binlerce belki de onbinlerce parçası özellikle 1800'lü yıllarda tarihin şahitlik ettiği en büyük tarihi eser yer değiştirmelerinden birine evsahipliği yapmış olmasına, bir kısmı İngiltere'deki dünyanın en büyük müzesi British Museum'da, Fransa'da Louvre Müzesi'nde ve avrupanın çeşitli önemli müzelerinde sergileniyor olmasına rağmen, Kocaeli Arkeoloji ve Etnografya Müzemizde Paleolitik, Helenistik, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait binlerce eser sergilenmektedir.

Kocaeli Arkeoloji ve Etnografya Müzesi


Dünya genelinde kentlere turist çekmek sıkça kullanılan bir slogan vardır, “10 Reasons To Visit | Ziyaret Etmek İçin 10 Neden ”. Turist olarak bir yerleri keşfetmeye gitmek,  gittiği yerin tarihi kokusunu içine çekmek için neden arayan, gideceği yer hakkında bilgi sahibi olmak isteyen yada gideceği yer konusunda kararsız kalan potansiyel turistleri cezbetmek için kullanılan bu meşhur slogana Roma, Viyana, Londra, Paris gibi tarihi dokusuna sahip çıkmış, tarih boyunca depremlerin harap etmediği  kentler rahatlıkla karşılık bulabilir. Bunun yanında, yurtdışındaki irili ufaklı birçok kentte bir elin parmaklarını geçmeyen tarihi yapı/alan olmasına rağmen o kentlere yüzbinlerce, milyolarca turist gelmektedir.  Özellikle 1900’lü yılların ortalarında başlayan sanayileşme ve arkeolojik ve tarihsel değerleri hiçe sayarak yapılan kentleşmeye rağmen, 2.300 yıllık aralıksız bir geçmişe sahip olan ve birçok medeniyete evsahipliği yapmış, hem Roma, hem Osmanlı hem de Cumhuriyet dönemlerine ait onlarca yer, yapı ve alan bulunan İzmit kentinde turist olmak için 10 değil onlarca 10 neden vardır.

İzmit turizminin gelişimi noktasında kafalarda soru işareti bırakan durumlardan ilki turist geldiğinde nerede yemek yiyip içecek, nerede konaklayacak, nerede eğlenecek, nereden İzmit’e dair hediyelik-hatıra ürün alacağı konusudur. Evet şu an için turistik tesis, mekan yeterli seviyede değildir ancak başlangıç için çok da kötü durumda değildir. Biryerlerden başlamak lazım gelir, bu konular biraz da arz talep meselesidir. Turist sayısı arttıkça otel, restoran ve turistik mekan sayısı da kendiliğinden artacak ve kalitesi gelişecektir. Bu konuyla alakalı en büyük eksiklik kaliteli eğlence mekanı eksikliğidir. Turizmin gelişimini etkileyen bir diğer sorun ise, İzmit’te bugüne kadar arkeolojik kazı çalışması yapılamamış olmasıdır. Türkiye’nin doğusunda, batısında, kuzeyinde, güneyinde yüzlerce arkeolojik kazı çalışması yapılmış ve de yapılmakta olup İzmit kenti bu konuda deyim yerindeyse patinaj çekmektedir. En başta Nikomedia antik tiyatrosu ve Çukurbağ saray alanının günyüzüne çıkması İzmit turizmine çok büyük ivme kazandıracaktır. Arkeolojik anlamda hakettiği değeri bulamamış İzmit kenti bu anlamda Türkiye’nin üvey evladı konumundadır.

İzmit Hünkar Kasrı


Turizm anlamında avantaja dönüştürülebilecek noktalardan biri ise İzmit’in coğrafi konumudur. İzmit, her yıl 10 milyonun üstünde turistin geldiği ve tarihsel olarak büyük abisi olduğu İstanbul’un 1-1.5 saat yakınındadır. Diğer taraftan kış sporları merkezi ve trekking parkurlarının bulunduğu Kartepe 15 dakika mesafededir. Çok değil 60-70 yıl öncesine kadar her çeşit deniz canlısının hayat bulduğu, Marmara'nın Bodrum'u Çeşme'si olabilecekken yaz turizmi potansiyeli sanayiye kurban edilmiş bu kentin tarih turizmi potansiyeli uluslararası boyutta gerçekleştirilecek uzun soluklu kent tanıtım, turizm projeleriyle mevcut ve potansiyel avantajları kullanıp İzmit’e turist akışı sağlamak elbette mümkündür.

Eğer İzmit’te turist  olmadım, olamadım diyorsanız bir günlüğüne, yarım günlüğüne de olsa çıkın bu kentin 3.000 yıllık kadim tarihini keşfedin, tadına doyamayacaksınız. Bir günlüğüne de olsa “İzmit’te yaşamayın, İzmit’i yaşayın ...!”


Akın Ülkü Sevinç
18 Ağustos 2019
Time Kocaeli Dergisi

Yorumlar